Çocuklarımızın hayata hazırlanırken eğitim süreçlerinin her aşamasında ve eğitim süreçleri sonrasında meslek hayatlarına atılırken karşı karşıya kaldıkları sınavların; başarılı olma güdülenmesi yanında doğası gereği kaygı yaratıcı bir tarafı da mutlaka vardır. Kabul edilebilir ve yönetilebilir bu kaygı işlevseldir yani bireyin başarma çabasının bir parçasıdır ve başarmaya hizmet eder. Ancak kişisel ve çevresel birçok faktörle bu kaygılar yönetilemez, başa çıkılamaz hal alabilir ve beklenen başarıyı olumsuz etkileyeceği gibi yaşam kalitesini de olumsuz etkileyebilir.
Sınav, sınava dair zihin meşguliyeti, sınav kaygısı gibi kavramlar bizim toplumumuzda da hemen hemen her çocuğun ve ailenin yaşamlarının belli dönemlerinde yüz yüze kaldığı bir gerçekliktir
Burada öncelikli olarak başarı kavramının ne olduğu, ondan ne beklendiği, hem kişisel hem de çevresel bağlamda değerlendirilmesi, kişiye göre formüle edilmesi gerekliliği ile başlayıp kaygı ile birlikte yaşama, onu yönetme, işlevsel kılma ve onunla başa çıkabilmeye doğru evrilen bir varoluşu sağlamak profesyonel yardımla mümkündür.Kaygıyı azaltma da ilaç tedavileri yanında bireysel psikoterapi de tedavinin önemli bir kısmını ayağını oluşturur.